18 Ekim 2011 Salı

Halı Boyama Şekli


Doğal boyalar Anadolu'nun bir çok bölgesinde halen kullanılmaktadır. Son yıllarda Türkiye'de üretilen el sanatı ürünlerinde kullanılan boyaların,doğal boya olmasına önem verilmektedir.
Türkiye'de kullanılan doğal boyaların liflere uygulanmasında çeşitli şekiller vardır. Boyama türü olarak ele aldığımızda, boyar maddenin liflere doğrudan tatbiki veya mordanlı boyama olarak tanımlanabilir. Boyama işleminde bir teknik olarak da tap boyayı örnek gösterebiliriz. Doğrudan  bu  boyama  tekniğinde   kullanılan  boyar maddeler  liflere doğrudan etki ederler.
Sözgelimi, Ceviz kabuğunun ve yaprağının içerdiği juglon, yünü doğrudan,hiçbir kimyasal etki olmaksızın boyar. Bu olay, yün ve boyar maddenin sulu çözeltide zaman ve sıcaklık etkisiyle birleşmesidir. Bu boyama tekniğinde kullanılacak olan boyalar madde eğer bazik gruplar içeriyorsa, bunlar protein liflerinin bazik grubu ile reaksiyona girerler. Sonuçta boyar madde elyafla kimyasal bağlar oluşturarak bağlanır.
Bu tür boyamada kullanılan doğal boyar maddelerin başında ceviz çelmektedir. Aspir, haraciva, kekik, kızılağaç (kabukları), kökboya, mazı, palamut meşesi (yaprak ve kabuk), sakız ağacı gibi bitkilerde doğrudan boyamada kullanılır.
Doğal boyaların büyük bir çoğunluğu, yalnız başlarına lifleri boyayamazlar. Boyar maddelerin liflerle kimyasal bağlar oluşturabilmesi için yardımcı maddeler ihtiyaç vardır. Bu tür maddelere "mordan" adı verilmektedir. Mordan yün lifleri ile boyar madde arasındaki kimyasal bağların oluşmasını sağlar. Asit özellikli boyar maddeler için bazik esaslı mordanlama bazik özellikli boyar maddeler için asit esaslı mordanlama gerekmektedir.
Mordanlamanın uygulamasına göre, boyama teknikleri üç grupta toplanır.
Bunlardan birincisinde boyama gerçekleştirilmeden önce boyanacak olan yün lifleri mordanlanır, daha sonrada boyama işlemi gerçekleşir.
Mordanalnacak olan yün öncelikle iyice ıslatılır. Diğer bir yerde mordan olarak kullanılacak olan madde su içerisinde çözündürülür. Kazan içerisine konan "Bordan ısıtılır. Üzerine yünler eklenerek mordanlama gerçekleştirilir. Kazana kaynama işlemi en az bir saat sonra gerçekleşecek şekilde ısı verilmelidir. Ayrıca karıştırılarak homojen bir mordanlama gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır.
Mordanlanmamış olan yünler soğutulmaya alınır. Bir gün önceden ıslatılmış boyarmadde bitkileri ile aynı kazana konularak kaynatılır. Isı hafif şiddetli  olmalı ve kaynama yavaş şekilde gerçekleşmelidir. Boyarmadde ile kaynatılan yünler en az bir gece boyalı su içerisinde bırakılmalı daha sonra kazandan çıkarılmalıdır.[1] Kazandan çıkarılan yün şileleri iyice yıkandıktan sonra kurutulmalıdır.
Mordanlı boyamanın bir başka yolu, mordan ve boyarmaddeyi aynı anda yüne uygulamaktır. Öncelikle mordan maddesi kazan içerisinde çözelti haline getirilir. Boyarmadde daha sonra yün çileleri karışım içerisine konulur. Mordan, boyarmadde ve yün aynı anda kaynatılır. Yavaş ateşte kaynatılan yünler soğutulur ve yıkanır.
Mordanlı boyamada üçüncü yol ise, mordanlama boyama işleminden sonra gerçekleştirilir. Islatılan yün çileleri boyarmadde ile birlikte kazana yerleştirilir. Yavaş ateşte kaynatılan yünler, boyama işleminden sonra mordanlamaya tabi tutulur. Boyanmış olan yünler daha sonra mordan maddesi ile birlikte bir daha kaynatılır, soğutulur ve yıkanır.
Küp boyama gerektiren boyar maddeler oldukları gibi kullanıldıklarında lifleri    boyama    yeteneğine  sahip  olmayan,  ancak  indirgenmiş  durumda  kullanıldıklarında lifler üzerinde saptanabilen boyarmaddelerdir.
Küp boyarmaddeler suda çözünmezler. Bu boyarmaddelerin lifler üzerinde sabitleşebilmeleri için suda çözülebilir duruma getirilmeleri gerekir. Bu işlem, boyarmaddelerin bir çözelti içerisinde indirgenmesi yoluyla olur. Sözgelimi, İndigobir küp boyarmaddedir. Fermantasyon yoluyla hazırlanan indigo için geleneksel olarak “çömlek boyası" terimi kullanılmaktadır. Fermantasyona uğratılan indigo indirgenerek çözünür duruma gelir ve sarı bir renk verir. Daha sonra bu sarı renk içerisine  yün lifleri batırılır. Bu sırada çözütnmeyen indigo, elyafa tutunarak maviye boyar.
Yıkama :
Halk arasında "Halı yıkanmaz" diye yaygın ve yanlış bir kanaat varsa da, aksine halının yıkanması lazımdır. Çünkü; halının dokunması esnasında meydana gelen abraj hatalarının, yırtıkların açığa çıkması, renklerin canlılık kazanması ve halı üzerinde bulunan her türlü kirden arındırılarak temiz hale gelmesi için yıkanması gerekir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder